KARAYILAN MASALI ÜZERİNE BİR İNCELEME / Ayşe Hilal Ezber


Masallar, bizi bize anlatan çeşitli semboller ile geçmişimiz ve hatta geleceğimiz ile bağlantı kurmamızı sağlayan yegâne kaynaklardır. Yüzyıllardır “aktarım” hâlinde olduklarından yaşanmışlıkları hep farklı suretlerle giydirip bünyesinde barındırır. Bu suretlerin gölgesi, bizim kadim olanı anlayarak geleceği de tasavvur etmemize imkân sağlar. Bir masal, evrensel döngüsünde sürüsüyle coğrafya gezer, heybesine her birinden bir şeyler katar. Daima yolda olan masal anlatıcıları ve dinleyiciler bunları ince ince işler. Masalların zamansız olduğu söylenir, zamansızlıkta bir yerlerde “evvel zaman” içinde dolaşan birtakım olaylar vardır. Masalların bu zamansızlığı, bize insanın muğlaklığını anlatan en önemli unsurdur zira onları incelerken belli bir zamanı değil, “insan” ı bulmaya çalışırız. İnsan ruhunu ve onun meydana getirdiği eserlerdeki kodları çözümleriz. Tüm duygular, insanın içinde kabildir. Masaldaki bütün kişiler bazen tek bir insana vurgu yapar. Dışı gibi içi de kalabalıktır insanların, birbirine karışmış türlü ses vardır. Hangi sesi ayırt edeceği ve hangi yoldan gideceği kişinin kendisine kalmıştır. İnsanın bu debdebeli kargaşası, masalların dilinde en yalın hâliyle aktarılır. Bu aktarımı gözlemleyebileceğimiz en güzel masallardan biri, kadim Anadolu kültürünün sözlü kültür verimi olan “Karayılan Masalı”dır. Masalın kodlarını anlamamızı sağlayan arketipleri, masalın işlevlerini, Eflatun Cem Güney’in kitabından ulaştığımız bu masalın ışığında irdeleyeceğiz.

Henüz Türk masalları ve anlatıları için bizim yaptığımız özgün bir inceleme yöntemi ortaya çıkmadı ama umuyorum ki bu alanda yoğunlaştıkça ve bilinçli araştırmacılar yetiştikçe, gayretlerimizle güzel çalışmalar ortaya çıkacaktır çünkü her kültürün kendine has dinamikleri vardır ve her çözümleme yöntemi ona uymayabilir. Bu çalışmada yapısalcı araştırmacı olan Propp’un masalların temel yapısını ortaya koymak için geliştirdiği inceleme yönteminden yararlanacağız. Sonrasında masalı, Jung’un ortaya koyduğu arketipler ışığında inceleyeceğiz. Propp; masallarda kişilerin değil, işlevlerin önemli olduğunu söyler ve masallarda değişmeyen 31 işlev tespit eder. Bu işlevleri yerine getiren 7 tane tip ortaya koyar. İşlevlerin, kimi masallarda eksik olabileceğini ama sırasının değişmediğini ifade eder. Propp’a göre masaldaki kişilerin gerçekleştirdikleri eylemlerin her biri bir işlevdir ve bu işlevler, masalın temel kısımları olup değişmez unsurlar olarak nitelendirilmiştir. Propp, bu işlevlerle ilgili olarak bazı saptamalarını şu şekilde ortaya koymuştur:

 

1.Kişilerin işlevleri, kim tarafından ve nasıl gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin masalın değişmez ve sürekli öğesidir.

2. Masallarda işlevlerin sayısı sınırlıdır.

3. İşlevlerin sıralanışı hep aynıdır.

4. Bütün olağanüstü masallar, yapılarına göre tek bir tipe aittir. (Propp, 2008.)

Propp’un masal çözümleme yöntemine göre Karayılan masalının olay dizisini şu şekilde üç aşamada gösterip harflerle sembolize edebiliriz:

 

Olaylar Dizisi 1

1)Her şeye sahip olan bir padişahın çocuğu olmaz, dua ettiği bir gün dileği kabul

olur. (tanımı: başlangıç durumu, simgesi α)

2) Doğacak çocuğu bir yılandır ve hiçbir ebe sultana doğum yaptıramaz. (tanımı:

eksiklik, simgesi a6 )

3)Saray görevlileri ebe ararlar ve üvey anne, Yılan Prense ebelik yapması için üvey

kızını evden gönderir. (Tanımı: aracılık, geçiş anı, simgesi B 1 )

4) Kız yola çıkar. (tanımı: gidiş, simgesi ↑)

5)Kahraman, annesinin mezarında dua eder ve yardım ister. Annesi, iki yanında iki

kulpu, yedi delikli bir kapağı olan bir altın kutu istemesini, içine yedi inekten sağılmış,

yedi bakraç süt koymasını ve tutup yılana doğru uzatınca onun içine düşeceğini ve

hemen kapağı kapayıp götürüp elmas beşiğe yatırması gerektiğini söyler. (tanımı:

büyülü nesnenin alınması, simgesi F)

6) Saraya giden kız, annesinin tavsiyelerine uyar ve prensi büyütür. Ülkeye huzur

gelir. (tanım: giderme, simgesi K)

7) Genç kız, evine geri gönderilir. (tanım: geri dönüş, simgesi ↑)

8) Kıza bir küp altın verilir. (tanım: parayla ödüllendirme, simgesi W3)

 

 

Olaylar Dizisi 2

1) Karayılan eğitim almak ister ama vahşiliğine engel olamayarak tüm hocaları

öldürür (tanım: kötülük, simgesi A)

2) Kral, oğluna uygun bir kız bulmak ister. (tanımı: eksiklik, simgesi a6)

3) Bir kez daha saray ordusunun, halktan, prense hocalık yapacak insanlar

aramaya çıkması, üvey annenin kızı göndermesi. (tanımı: aracılık, geçiş anı,

simgesi B1)

4) Kahraman yola çıkar. (tanımı: gidiş, simgesi ↑)

5) Annesinin mezarına uğrar. (bağlantı öğesi §).

6) Annesi, mezarındaki gülden bir güllü dal, bir dikenli dal kesmesini, prense ders

verirken içindeki vahşilik uyanırsa ona gülle kırk kere, dikenli dalla bir kere

dokunmasını söyler. (tanımı: Büyülü nesnenin alınması, simgesi F)

7) Kız, annesinin dediklerini yapar ve prens her şeyi öğrenir. (tanım: giderme,

simgesi K)

8) Kız evine gönderilir. (tanım: geri dönüş, simgesi ↑)

9) Kıza bir küp altın verilir. (parayla ödüllendirme, simgesi w3)

 

Olaylar Dizisi 3

1) Prens eş bulup evlenmek ister fakat evlendiği tüm kızları öldürür. (tanım:

kötülük, simgesi A)

2) Kral, prense uygun bir eş bulmak ister. .(tanımı:eksiklik simgesi a 6 )

3) Saray ordusu prense kız aramaya çıkar ve üvey annesi yine kızı vermek ister.

(tanımı: aracılık,geçiş anı, simgesi B 1 )

4) Kız yola çıkar (tanımı: gidiş, simgesi ↑)

5) Annesinin mezarına uğrar. (bağlantı öğesi §)

6) Annesi ona düğün gecesinde 40 tane kirpi derisini almasını, gerdeğe girince

üst üste giymesini, şehzade ona, "Çıkar!" deyince karşılığında kendi derisini de

soymasını öğütler.(tanımı: Yardım, simgesi Rs)

7) Kız, annesinin sözüne uyar ve yılan 40. derisinden soyununca çok yakışıklı

bir genç olur. (Tanımı: güç işi yerine getirme, simgesi N)

8) Üvey ana, sarı bir yılana dönüşür. (tanımı: Cezalandırma, simgesi U)

9) Bir düğün daha olur ve mutlu mesut yaşarlar. (tanımı: Evlenme, simgesi W 0 )

 

İşlevlerini belirlediğimiz bu masalın işlevleri yerine getiren, Propp’un ortaya koyduğu bu 7 eylem alanı dâhilindeki karakterler:

Kahraman: Genç Kadın (Gidiş, evlenme, kurban kahraman)

Prens ve Babası: Karayılan

Bağışçı (Sağlayıcı): Anne (Büyülü nesneyi aktarma, büyülü nesneyi sağlama)

Yardımcı: Anne (Kötülüğün ve eksikliğin giderilmesi)

Saldırgan (Kötü kişi): Üvey anne (Kötülük, kahramana karşı sürdürülen kavga.)

Gönderen: Üvey anne (Geçiş anı)

 

Sonuç olarak, işlevsel yapısını tespit etmeye çalıştığımız Karayılan masalının

başlangıç durumu (α) ve bağlantı öğelerinin (§) dışında, ortaya çıkan işlevleri:

1) a a6 B1 ↑ § F K ↑ W3

2) A a a6 B1 ↑ § F K ↑ W3

3) A a6 B1 ↑ § Rs N U W0

 

Her bir eksiklik, masalda yeni olaylar zincirinin oluşmasına neden olmuştur. İşlevlerden 13 tanesi sırası değiştirilmeden masal için uygulanabilmiştir. İşlevlerin sayısı çok fazla olmasa da masal içindeki yoğunluğu çoktur. Bu açıdan baktığımızda bu yöntem için uygun bir masaldır. Genellikle anlatılar bir eksiklikle başlar ve kahraman o eksikliği gidermek için bir yolculuğa çıkar. Zorlu yolculukta türlü sınamalar ve engellerle karşılaşır, elbet yardımcıları vardır. Nihayetinde görevin üstesinden gelerek geri döner ve ödüllendirilir. Bu ödül-ceza sistemi masallardaki temel zıtlıklardandır, anlatıyı diri tutar. Dede Korkut’tan Gılgamış’a oradan Oğuz Kağan’a kadar bu zıtlıklar sistemini ve olay silsilesini görebiliriz.

 

Karayılan masalının olay örgüsüne bir de arketipsel olarak bakarsak Jung’un temel arketiplerinden “Magna Mater” yani arketipik bir büyük anayı masalda görürüz. Bu, koruyup kollayan, toprağın iyi yüzünü gösteren bir arketiptir. Genellikle masalda annenin birleştirici ve koruyucu olması, üstelik ölmüş olmasına rağmen lodos, defne ağacı, servi ağacı gibi doğa unsurlarından haber alması ve kızına yardım etmesi bunun en güzel örneğidir.

Ağaç

Öz annesinin gül, servi gibi ağaçlardan haber alması ve kızın, babasından ve üvey annesinden yardım istememesini söyleyerek her şeyden haberinin olduğu ve koruyuculuk üstlendiği görülür. Aynı zamanda bu ağaçlarla sonsuzluğu simgelediği de söylenebilir

Rahim-mezar

Annenin mezarına gitmek: Anne ile karanlığa dönüş arasındaki bağlantı kurulur. Bu, bilgi arayışındaki kahramanın, ilk başladığı yere, karanlığın rahmine girmesidir. Jung (2003), anne kompleksi ile ilgili: “Masaldaki kahramanın içgüdülerinin zayıflaması veya ortadan kalkması durumunda, içgüdüler anneye aktarılmıştır.” der. Anne, kızın aşırı evcilleştirme yoluyla toprağa gömülmüş yanı olabilir zira kız masalda hep susar ve kendi kararlarını veremez. Bunu erginlenmenin anaerkil çizgileri, yaşlı kadının, genç kadına bir şeyler öğretmesi olarak düşünebiliriz.

Anne Arketipi

Korkunç ana: Birçok masalda üvey annenin çocukları bir ormana, ıssız bir dağ kenarına gönderdiği görülür. Masallarda kinin kötü üvey annenin üzerinden yansıdığına rastlanır. Bu masalda da üvey anne, Karayılanın yok edici olduğunu bilmesine rağmen kızı kurban etmek niyetindedir.

 

Psişenin Yok Edicisi: Karayılan

Yılan, derisini değiştirebilen, yenilenebilen bir canlıdır. Aynı zamanda ölümsüzlüğü ve yeniden dünyaya gelişi simgeler. 

Yok edici erkek-yaratıcı kadın

Masalda genç kadın; kahramanı doğurmuş, eğitim vermiş ve yine de karanlık yüzünü “gölge”sini bastıramamıştır. Başta yılanın ebesi, sonra hocası ve nihayetinde onun karısı olmuştur. Hem içindeki onu oluşturan  güzelliği ortaya çıkartır hem de son bölümde Karayılan’ı ikna ederken kendi giysisinden, dikenlerinden soyunmasıyla birlikte kendisi de erginlenir. Kadının bir ilişkiyi kurmak için karanlığa dalması ve olumsuz bir yok ediciye karşı başarılı bir karşıtlık kurmasını bu masalda görmekteyiz. Siyah rengin karmaşayı, kaosu ve bilinçdışını temsil ettiğini söylersek “Kara” yılan derisinden soyunduktan sonra artık kozmosa dönüşmüş, bilinci oluşturmuştur.

 

 

 

 

Anima ve Animus:

Erkeklerin içindeki feminen, kadınların içindeki maskülen özellikler Jung tarafından “animus ve anima” olarak adlandırılmıştır. Hem psikolojik hem de biyolojik olarak insanın içinde var olan bu olgular, kadında “animus” erkekte ise “anima” olarak tanımlanmıştır. Kadınların ve erkeklerin içinde bulunan bu arketipsel enerji, onların yaşamlarında karşılarına çıkan olaylara karşı aldığı tavırları, verdiği tepkileri etkilemektedir. Bu bağlamda, bazen maskülen enerji gerekliyken kimi zaman feminen bir enerjiye ihtiyacımız vardır. Söz gelimi, masallarda erkek ruhunun feminen yönünü anne, eş ve sevgili temsil edebilir.

Olumsuz Animus: Kadını dünyadan saklar, gerçeklikle ilişkisini keser veya karşımıza bir katil olarak çıkar. Kızın duygularını bastırması ve kendi kararlarını verememesi başta olumsuz animustur. Masalda pasif, kızını üvey annenin eline bırakan olmayan veya kaybedilen bir baba vardır. Animusun bilinçdışından bilince aktarılması genç kızın, Karayılan’ı yakışıklı bir gence dönüştürmesi (kurbağa prens, güzel ve çirkin masalında da olduğu gibi)

Jung (2003)'a göre:

Hades İmgesi: Yılan Prens, egoyu gölgelerin karanlığına çeken, masumiyeti öldürendir.

Ben (Ego): Kişinin dışa dönük yönünü bilinç merkezini oluşturur; yüksek düzeyde bir sürekliliğe sahiptir. Ben (ego), özbenin (self) bilinçli kısmıdır. İşlevleri: düşünce, duyu, algı ve sezgi.

Özben, düzen ve bütünleme arketipi olarak kişiliğin tamlığını belirtir. Bilinç ve bilinçdışını temsil eder.

Çember, dört köşeli biçimler, mandala vb. ile simgelenir. Persona (veya kişiliğin en dıştaki tarafı) gerçek kişiliği saklar. Persona başkalarıyla ilişkiye geçtiğimizde giydiğimiz bir maskedir ve bizi topluma görünmek istediğimiz şekilde sunar.

Gölge: İnsanın kişisel bilinçdışı içerikleri, yani saklamak istediğimiz hoş olmayan niteliklerinin toplamıdır, ilkel yönümüzdür.

Bu imgelerin masaldaki karşılığına baktığımızda,

ANİMA-ANİMUS:  Karayılan’ın animası kızdır ve kızın da animusu Karayılan’dır.

BALİNANIN KARNI:  Kızın üç kere yolculuğa çıkıp geri dönüşü, üvey anneye ve anneye bağlanışı, en sonunda evlenmesi ve içine dönüşü.

GÖLGE: Karayılan ve vahşiliği.

PERSONA: Karayılan’a ebe-hoca-eş olarak farklı şekillerde görünmesi

ÖZBEN: Genç kız, Karayılan’ı dönüştürerek bilinç ve bilinçdışı arasındaki dengeyi kurmuştur.

 

Sonuç

Nihayetinde arketipler, motifler, semboller hayatımızın içinde ve biz bunların en güzel örneklerini masallarda bulabiliyoruz. Sembolleri okuyup masalın derinliklerini kavradığımızda hangi masalı nasıl ve neden anlatmamız gerektiğini kavrayabiliriz ve bu da daha bilinçli olmamızı sağlar. İşlevlerini belirlediğimiz bu masalın işlevlerini yerine getiren karakterler ile Propp’un ortaya koyduğu 7 eylem alanından 6 tanesi ile örtüşmektedir. Masalda 13 tane işlev tespit edilmiştir. Elimizde olan en temel kaynakların birinden yararlandık fakat masalın farklı varyantları da olduğu için karşılaştırmalı bir inceleme daha etraflıca bir sonuç verecektir. Masal, sembol bakımından da çok zengin olduğu için Jung’un temel arketiplerinden hareketle kahramanların masaldaki özellikleri belirlenmeye çalışıldı ve aslında hem kadın kahraman hem de Karayılan açısından farklı okunabilecek olan bu sembollere kadın kahramanın açısından bakıldı zira masalda eylemleri yerine getiren kişi oydu. Masal karakterlerinin aslında tek bir insanın içindeki farklı benler olduğunu düşünerek değerlendirirsek işlevler ve arketipler üzerinden gidilmesi masalı anlamamız için daha geniş bir bakış sunmaktadır.

 

Kaynakça

 

Eflatun Cem Güney, “Karayılan ve Karagülmez”, Doğan Kardeş Yayınları, 1946.

Vladimir Propp, “Masalın Biçimbilimi”, İş Bankası Kültür Yayınları, 2008.

Carl Gustav Jung, “Dört Arketip”, Metis Yayınları, 2003.

 

 

 


Popüler Yayınlar